TERIAS PROJESİ KAPSAMINDA EDİRNE’DE SU MAYMUNU İSTİLACI TÜRÜ ÖZELİNDE DÜZENLENEN EĞİTİME KATILIM SAĞLADIK

/ 4 Aralık 2021 / / yorumsuz
TERIAS PROJESİ KAPSAMINDA EDİRNE’DE SU MAYMUNU İSTİLACI TÜRÜ ÖZELİNDE DÜZENLENEN EĞİTİME KATILIM SAĞLADIK

Fotoğraf: Su maymunu © Mustafa SÖZEN

Türkiye ve AB arasındaki Katılım Öncesi Mali Yardım programı (IPA II) çerçevesinde Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen “Türkiye’deki Karasal Ortamlarda ve İç Sularda İstilacı Yabancı Türlerin Oluşturduğu Tehditlerin Değerlendirilmesi (TERIAS)” projesi kapsamında, 30 Kasım- 1 Aralık 2021 tarihlerinde, Edirne’de düzenlenen “Su Maymunu (Myocastor coypus) Özelinde İstilacı Yabancı Türlerin Kontrolü ve Yönetimi Eğitimi” ne Derneğimizi temsilen Gençlik Komisyonu Başkan Yardımcısı Rumeysa TOPER katılım sağlamış olup, açıklamaları aşağıda yer almaktadır.

Türkiye’deki Karasal Ortamlarda ve İç Sularda İstilacı Yabancı Türlerin Oluşturduğu Tehditlerin Değerlendirilmesi (TERIAS) projesi 1143/2014 sayılı AB tüzüğü kapsamında, ülkemizde bulunan 14 istilacı yabancı tür arasından 6 hedef tür ve bu türlerin yayılış bölgeleri arasından 6 pilot alan belirlenmiştir. Önceki yazılarımızda istilacı yabancı türlerle alakalı genel bağlamda bilgilere yer vermiştik.

Su maymunu (Myocastor coypus) türünün doğal yayılış alanı Güney Amerika’dır. Ülkemizde Kars, Iğdır, Edirne ve civarında yayılış göstermektedir. Türün habitatını ırmak, dere ve göllerin sığ ve sazlık alanları oluşturmaktadır. Ülkemize girişi de akarsu ve dere yolları aracılığıyla olmuştur. Bu durumun yanı sıra kürkünün kullanılabilir olması diğer ülkelere yayılmasına sebep olmuştur.

Su maymunu türü Myocastoridae ailesini içeren tek tür olmasıyla dikkat çekicidir. Bu durum sahip olduğu morfolojik özelliklerden kaynaklanmaktadır. Diğer tüm memeli hayvanlara kıyasla yavrularını karın bölgesinden değil vücudunun iki yanında bulunan (dorsalateral yerleşim) meme uçlarından emzirmektedir. Hatta bu özelliği sayesinde anne birey yavrularını yüzerken de emzirebilmektedir. Bu durumun yanı sıra ağız çevresinin beyaz kıllarla kaplı olması ve ağzın ön tarafında 2 adet portakal rengi kesici dişe sahip olması türü ayırt edici kılmaktadır. Ön ayakları 5 parmaklı, arka ayakları ise perdeli bir yapı göstermektedir ve bu sayede hem karada hem suda hareket edebilmektedir. Su Maymunu bitkisel kökenli beslenmesi sebebiyle tarım zararlısı olarak nitelendirilmektedir. Bu durumun başlıca sebebi tahıl ürünlerine özellikle de çeltik tarlalarına verdiği zararlardır. Ayrıca bataklık bitkilerinin rizomları ve genç sürgünleri ile beslenerek bitki topluluklarına zarar verir ve kıyı habitatlarında erozyona sebep olur. Yalnız beslenme tarzı değil, yuvaları da bentlerin ve nehir kenarlarının temeline zarar vererek toprak erozyonuna sebep olmaktadır. Meriç Deltası içinde yayılış gösteren türün bölgedeki yonca popülasyonlarını ciddi miktarda azalttığı gözlenmiştir.

Yayılışını şimdilik kısıtlı bir alanda gerçekleştiren türe müdahale edilmezse ekolojik ve ekonomik olarak zararlarının artacağı öngörülmektedir. Bu hususta çeşitli eradikasyon yöntemleri düşünülmektedir. Ancak ilkin müdahale kamunun bilinçlenmesidir.

 

Yorum yaz